İlk olarak çok uzun zamandır yazı yazmadığımı belirtmeliyim. En
son yazıyı kasımda yazmışım. Kasımdan bu yana geçen 8 ay boyunca çeşitli
yoğunluklarım olduğundan ve bir süre sonra da araya zaman girdiği için bloga
yazmak zorlaştığından ötürü yazı yazamadım. Fakat bir arkadaşımın yeni mezun
bir hukukuçuya neler tavsiye edebileceğimi anlatan bir yazı kaleme almamı
ricası üzerine kendimi bilgisayarın başında buldum. Umarım bu yazıyla blogun
tozunu kaldırmış olurum. 
Öncelikle internetteki herhangi bir yerden copy-paste
yapmayacağımı söylemeliyim. Bu yazdıklarım tamamen benim büyüklerimden
öğrendiğim ve yaşayarak tecrübe ettiğim şeyler. Ben halihazırda avukatlık stajımın
sonuna geldim ve yüksek lisansta da tez aşamasına gelmiş bulunuyorum. Kendimden
yola çıkarak da anlatacağım bazı şeyleri. Keyifli okumalar. 
TATİL
Bu yeni mezun olmuş herkese verebileceğim ilk ve en büyük tavsiyedir. Ben mezun olur olmaz, geçiçi diplomalarımız çıkınca koşa koşa baroda staj başvurusu yaptım ve yine hiç vakit kaybetmeden çeşitli üniversitelere yüksek lisans başvurusunda bulundum. Bu yüzden stajım da yüksek lisans eğitimim de hiç vakit kaybetmeden başlamış oldu. Dinlenme sürem olmadı hiç. Ama şu anki aklım olsa, en azından 1-1,5 ay hiçbir şey yapmadan tatil yapardım. Çünkü mezun olduktan sonra geçen 1 yıl oldukça yıpratıcı ve zor geçen bir süreç. Hem arafta olduğunuzdan dolayı hem de fikirlerinizin sürekli değiştiğinden, hem de bu bir yılda muhtemelen birkaç şeyi aynı anda kovalamak zorunda olacağınızdan ötürü dinlenmeye vaktiniz olmayacak. En azından uzun soluklu bir dinlenmenin mümkün olmayacağını söylemeliyim.
Bu yüzden en azından 1 ay, staj başlatmayın, bir yere
başvuru da yapmayın. Kendinize okunacak kitaplar, izlenecek filmler ve
gezilecek yerler listeleri oluşturun ve keyfinize bakın. Ya da canınız evde
sadece yatmak mı istiyor? O zaman sadece yatın. Çünkü 4 sene boyunca hukuk
eğitimiyle yorulan insan zihninin staj öncesi bir müddet de olsa dinlenmesi
gerekiyor. 
Ha biri bana bu tavsiyeyi verse ben yatar mıydım? Kesinlikle.
Bu tavsiyeyi kimden alırsam alayım, yine yapacağım ilk iş mezuniyet belgemi
alır almaz Ankara barosuna koşmak olurdu. Çünkü yeni mezun olunca bir şeyleri
kaçırmayayım düşüncesi çok hakim oluyor. Bir de arkadaşlarınızın, çevrenizdeki
yeni mezun hukukçuların “X barosunda çalışmaya başladı”, “Y hukuk bürosunda işe
başladı” gibi durum güncellemelerini, ya da icradan-adliyeden attıkları
snapleri gördükçe ben çok geri kaldım, bi an önce başlamam lazım düşünceleriniz
daha da depreşecek. Ama meraklanmayın. Siz de X barosuna kayıt olup, icra
dairesinden snapler atabileceksiniz. Hatta o kadar sık gideceksiniz ki icraya,
bi süre sonra lanet edeceksiniz. 
Stajın ilk başında her şey çok yeni ve ışıltılı göründüğü
için insan bir an önce yapmak istiyor ama sizi temin ederim, bu süre boyunca
samimi bir şekilde isteyip de uğruna çaba gösterdiğiniz her şeye sonunda
ulaşıyorsunuz. Hiçbirisi için çok acele etmeye ya da kendinizi üzmeye, ya da
başkalarına bakarak kıyaslama yapmaya gerek yok. 
Velhasıl, mezun oldunuz tebrikler! Şimdi 1 ay boyunca
dinlenmeyi hak ettiniz.   
STAJ BAŞLATMA
STAJ BAŞLATMA
Peki tatilden sonra nereden başlamalıyız? (bu yazıyı
okuyanların yüze 95 inin tatil yapmayacağına bahse girerim :D)
İkamet ettiğiniz ildeki baro hangisiyse, oranın internet
sitesine girin, ya da baroyu fiilen ziyaret de edebilirsiniz. Staj başlatmak
için gereken bazı evraklar var: Sağlık raporu, ikametgahlı nüfus örneği, iki
avukatın olur belgesi, biyometrik fotoğraf vs.  Bunlar barodan baroya da değişiklik
gösterebiliyor. Mesela Ankara barosu biyometrik fotoğraf isterken, daha küçük
bir şehirdeki baroda staj başlatan arkadaşım normal fotoğraf istediklerini
söyledi. Bu evrakları toplamanız 2-3 gününüzü alabilir. Topladıktan sonra,
baronuza gidip teslim ediyorsunuz ve sonra askı süresi başlıyor. Ben 2 hafta
kadar bekledim. 2 hafta sonra baroya telefon etmemiz ve dosyamızın çıkıp
çıkmadığını sormamız istendi. Ama yine daha küçük bir baroda staj yapan bir
başka arkadaşımı, baro kendisi aramış, dosyanız çıkmıştır diye. Yani baronun
yoğunluğuna göre bir bekleme süresi ve aranma durumu oluyor. Dosyanız çıktıktan
sonra baroya gidiyorsunuz. Tebrikler, adli stajınız yasal olarak başlamıştır. 
Peki nedir bu adli staj- avukat yanı stajı? Stajın ilk 6
ayında adliyede olup bulunduğunuz mahkeme kalemine imza atmanız gerekiyor. Misal,
ilk başlama yeriniz ağır ceza mahkemesi. Adliyedeki staj kurulundan, kaç ağır
cezaya düştüğünüzü öğreniyorsunuz. Mesela 6 ağır ceza olsun. 6 ağır cezanın
kalemine gidiyorsunuz, size bir form veriyorlar, 1 ay boyunca her gün imza
atmanız gereken bir form. Genellikle ilk önce staja başladığınız mahkemenin
hakimiyle bir görüşüyorsunuz, sizden özel bir isteği var mı öğreniyorsunuz. 
Duruşmalara düzenli gelmeni istiyorum, diyebilir. Hakimlik sınavına
çalışıp çalışmadığınızı ve bir büroda başlayıp başlamadığınızı soracaktır. Bu durumunuza
göre, düzenli gel ya da gelme diyebilir. Bir tane hakim bana ödev vermişti. Bir
tane hakim, sınava çalışırken takıldığım yerleri kendisine sorabileceğimi
söylemişti. Bazı hakimleri ise yerinde bulamıyorsunuz, ya da görmenize gerek olmadığı
söyleniyor. Tamamen hangi mahkemeye düştüğünüzle alakalı. 
Ama genel itibariyle, haftada bir kere mahkeme kalemine
uğrayıp imza atmanız yeterli oluyor. Ben bazı mahkemelerde duruşmalara da
katılmıştım. Duruşma izlemenin faydası olduğunu savunuyorum, ama 6 ayınızı
sadece duruşma izleyerek geçirmenin çok mantıklı olduğunu düşünmüyorum. 
Bu şekilde, 6 ay boyunca, her mahkemede 1 ay ya da 15 gün
geçirerek, düzenli olarak mahkeme kalemine gidip imza attığınız ve duruşmalara
izleyici olarak katıldığınız bir süreç adliye stajı. 
Staj değişimlerine riayet etmeniz gerekiyor. Yoksa stajınız
uzar. Mesela ağır cezadaki stajınız bitti, asliye hukuka geçeceksiniz. Aynı gün
geçmeniz lazım. Değişim gününü iki gün kaçırırsanız stajınız 2 gün uzar. Ama bu
çok büyük bir olay değil, herkesin illaki bir kere kaçırdığı oluyor. Ama 3 kere
kaçırınca staj yanma gibi bir durum söz konusu olabiliyor sanırım. 
Normalde baronun sizden beklediği, ilk 6 ay sadece
mahkemede, ikinci 6 ay ise sadece avukat yanında staj yapmanız. Fakat avukatlık
düşünen, ya da ilk 6 ayını da dolu geçirmek isteyen herkes, birinci ayından
itibaren bir büroya giriyor. Yani yasal prosedüre göre avukat yanına  7.ayda geçmeniz gerekiyor fakat çoğunluk,
bütün stajını bir büroda geçiriyor. 
İlk 6 ayda haftada bir iki kere mahkeme kalemine gidip imza
atmanız gerektiğini yazmıştım. Avukat yanı stajında da başlarken, 3. Ayında ve
6. ayında avukatınızın yazdığı bir belge vermeniz gerekiyor baro staj kuruluna.
Avukat yanı stajının yasal prosedürü bu kadar. Başka bir şey yapmanıza gerek
yok. 
     BÜRO ARAYIŞI
Bu stajın en önemli kısmını oluşturuyor diyebilirim. İyi bir
avukat sizi avukatlık mesleğine ısınıdıradabilir, sizi soğutabilir de. Piyasada
avukatların her türlüsüyle karşılaşacaksınız. Çünkü dünyada iyisiyle kötüsüyle her
çeşit insan olduğu gibi bu durum avukatlarda da böyle. Peki çalışacağımız
büroyu nasıl bulacağız?
İlk yol, tanıdık avukat. Herkesin illa ki anne-babasının
tanıdığı, ya da tanıdığının tanıdığı bir avukat vardır. Onların yanında
stajınızı yapıp işi öğrenebilirsiniz. Bu yolun avantajları olduğu gibi
dezavantajları da var. Bence en büyük dezavantajı profesyonelliğin pek
oluşamaması. Çünkü babanızın arkadaşı bir avukat, sizin için avukat beyden öte
bir X abi, X amca oluyor. Bu da bazen çalışmayı zorlaştırabilir. Ya da
yanınızda çalışacağınız avukattan talep edebileceğiniz bazı şeyleri tanıdık
avukattan talep edemeyebilirsiniz. Bu işin bir yönü. Diğer yönü ise, sizi ya da
ailenizi tanıdığı için ana gayesi size bir şeyler öğretmek olacaktır, bazı
bürolarda karşılaşılan bir şey öğretmekten çok iş yaptırılması yahut emek sömürüsü
durumu olmayacaktır. Bu durum artı ve eksileriyle değerlendirilebilir. 
Bir diğer büro bulma yolu, kayıtlı olduğunuz baronun ilan
sayfasındaki ilanları aramak ya da oraya ilan vermek. İlk durumda stajyer arayan
büroları arıyorsunuz, sizi görüşmeye çağırıyorlar, şartları konuştuktan sonra iki
taraf da birbirini kabul ederse orada başlayabiliyorsunuz. İkinci durumda siz
ilan verdiğiniz için onlar sizi arıyor, görüşmeye davet ediyor, iki taraf da
birbirini kabul ederse işe başlıyorsunuz. 
Bu görüşmelere cv ile gitmekte fayda var, ben hep öyle
yaptım. Karşı tarafa daha iyi bir izlenim bırakabiliyorsunuz. Ve yine bu
görüşmelerde, işin tanımı, mesai saatleri, yol-yemek masrafları, alacağınız
maaş muhakkak açık bir şekilde konuşulmalı. Mesela bir büronun cumartesi
günleri de mesai yaptığını bilerek girdikten sonra cumartesileri çalışmak istemiyorum
diye çıkmak hem size hem de patron avukata zarar verecektir. Hem de iş ahlakına
uymayacaktır. O yüzden koşullarını kabul etmediğiniz bir büroya kesinlikle “nasılsa
girince şartları esnetirim” anlayışıyla girmeyin. 
Bir diğer büro bulma yöntemi, baronuzdan talep etmek. Ankara
barosunda mesela, her sınıfın avukat danışman hocası var. Bu hocalar,
stajyerlere çalışacakları büro bulma konusunda yol gösterebiliyor, stajyer
avukat arayan başka avukatlara yönlendirebiliyorlar. Bu yolun ilk ikisine
oranla daha profesyonel ve daha güvenli olduğunu söyleyebilirim. Çünkü baro
sayfasından herhangi bir büroya direkt gitmek ile, barodan yönlendirildiğiniz
bir büroya referans ile gitmek arasında fark olacaktır.
Maaş konusunda, sanırım Ankara ve İstanbul dışında maaş
verilmiyor. Ankarada da verilen ücret 500 ila 1000 tl arasında değişiyor. Yol ve
yemek masraflarını karşılama durumu da bürodan büroya değişiyor. Ama tavsiyem,
eğer ailenizle yaşıyorsanız ve paraya ihtiyacınız yoksa, alacağınız maaşı ilk önceliğiniz
yapmayın. Çünkü zaten o para bir iki haftada uçup gidiyor, tecrübeyle sabit. Hem
de sizin aldığınız maaşa göre çalıştırılma durumunuz da artıyor. Yani stajyer
avukatın asıl gayesi işi öğrenme olmalıyken, çoğunlukla büronun ayak işlerini
ya da icra katibinin yapması gereken işleri yapan bir işçiye dönüşüyorsunuz. 
Staja ilk başladığımda stajyere kesinlikle ücret verilmesi gerektiğini ve hatta verilen ücretlerin çok az olduğunu savunurdum. Ama şu anda öyle düşünmüyorum. Stajyere ücret verilmeli evet, çünkü ortada bir emek var ve bazı stajyer arkadaşlarımız kiralarını ödüyorlar. Fakat bu ücret yanlarında çalışılan patron avukat tarafında değil, barolarca ayrılan bir ödenekle ödenmeli. Öteki türlüsü stajyerin sömürülmesi gibi birtakım sorunlara yol açabiliyor. Küçük şehirlerde zaten staj yapacak bir büro bulmak bile zor iken ücret konusu hiç gündeme bile gelmiyor diye biliyorum. Bu yüzden tavsiyem, eğer kurumsal bir büroda çalışmıyorsanız ve ödemeniz gereken kira vs. niz yoksa, ücreti önceliğiniz yapmayın. Asıl hedefiniz işi öğrenmek olsun. Avukat olduktan sonra stajyerken 1 yılda kazandığınız parayı tek dava ile kazanabilirsiniz.
Son büro bulma yöntemi ise daha kurumsal şirket ve bürolarda
işe girmek. Açıkçası bu konuda çok fazla bilgim olmadığı için fazla bir şey
yazamayacağım. Ama bu tarz yerlere baro ilan sayfalarından ulaşmanız pek mümkün
olmuyor. Hatta mezun olmadan önce, daha öğrenciyken mülakata gidip kendinize iş
ayarlamanız gibi durumlar söz konusu olabiliyor. Daha profesyonel bir bir iş
yürütüyorsunuz. Aldığınız maaş da ona göre daha iyi oluyor. Mesela küçük bir
büroda yeri gelince çay-kahve yapmanız ya da büroyu temizlemeniz istenebilirken
kurumsal yerlerde bu tip işler için de personel olduğundan siz sadece stajyerin
yapması gereken işleri yapıyorsunuz. Tabiiki buralardan kabul almak için de cv
nizin daha iyi olması bekleniyor. Ben okurken de staj dönemindeyken de hiç
başvurmadığım için, yanlış yönlendirme yapmamak adına çok bir şey söylemek
istemiyorum. Ama kurumsal büronun da kendine göre dezavantajları olduğunu
biliyorum. Büro seçimi yaparken hepsi birlikte değerlendirilmeli diye
düşünüyorum. 
(yazı fazla uzadı, burada kesiyorum.  bir sonraki yazımda yüksek lisanstan, hakimlik
sınavından, akademisyenlikten ve hukuk mezunu olup başka hangi meslekleri
yapabileceğinizden bahsedeceğim)  

Comments
Post a Comment