Kahveyi sadece keyif için içmiyorum ben. Bazen sıkıntım olduğunda teselli bile ediyor beni. Onu içerken tüm dertlerimi unutuyorum. Rahatlıyorum, huzura eriyorum, arınıyorum. Sadece bedenim değil, ruhum da besleniyor. Sadece içimi değil, yüreğimi de ısıtıyor.
Kahveyi ne kadar çok
sevdiğimi, ona verdiğim değeri anlatmaya kelimeler yetmez. O bence kız isteme merasiminde ve bayram
ziyaretlerinde ikram edilmekten çok daha fazla anlam taşıyor. Benim için öyle azından.
Kahve serüvenim, annemin bana kahve yapmasını
öğretmesiyle başladı. Nasıl yapıldığını öğrenmeden önce yapılışını çok zor
sanıyordum. Ama öğrendiğimde, hiç de
öyle olmadığını gördüm. O günden bu güne her gün düzenli olarak içmeye
çalışıyorum.
Bu süreçte
fincanımın büyüklüğü epey arttı, şeker oranım da azaldı. Değişmeyen tek şey,
kahvenin kendisi ve benim ondan aldığım haz.
Herkesin böyle
kendisini bulabildiği bir içeceğinin olmasını dilerim. Çünkü insan bazen içini
ısıtması için iki çift laf yerine bir fincan içeceğe ihtiyaç duyuyor. O bir fincan içecek yalnızca yemek borumuzdan
aşağı inmekle kalmıyor, tüm hücrelerimize işliyor ve bize derman oluyor.
Comments
Post a Comment